Ulu arıyorsan analar ulu
Sevmişiz biz onu olmuşuz kulu
Analar insandır biz insanoğlu
Aslı bozuk deme gel şu insana

Aşkı kimden aldın sevgiyi kimden
Aslı bozuk deme gel şu insana
Soracak olursan eğer ki benden
Aslı bozuk deme gel şu insana

Evlenir Leyla sıyla. Üç de güzel çocuğu olur ama, aması var işte. Bir süre sonra bu evlilik biter. Sevdasına öyle bağlı, öyle sadıktır ki bu dizelerle üstüne alır tüm suçu.


Bilemedim kıymetini kadrini
Hata benim günah benim suç benim
Eliminen içtim derdin zehrini
Hata benim günah benim suç benim

Bir günden bir güne sormadım seni
Körümüş gözlerim görmedim seni
Boşa mecnun eylemişim ben beni
Hata benim günah benim suç benim

Usta yaralıdır, yüreği paramparça tek bildiği şeyi yapar. Saz çalar ,Türkülerle dışa vurur tüm acılarını. Anadolunun her köşesi dağı ,taşı, ovaları çınlar bu sesle. Her türküde bir yüreğe dokunur. Dokundukça , sevilir,. Güçlü sesine olan hakimiyeti, Bağlama çalışındaki kendine özgü tezene vuruşu , acısını anlatışındaki sadelik ve tevazu.. Mest eder gönülleri. .
Cahildim dünyanın rengine kandım
Hayale aldandım boşuna yandım
Seni ilelebet benimsin sandım
Ölürüm sevdiğim zehirim sensin
Evvelim sen oldun ahirim sensin

Sözüm yok şu benden kırıldığına
Gidip başka dala sarıldığıma
Gönlüm inanmıyor ayrıldığına
Gözyaşım sen oldun kahirim sensin
Evvelim sen oldun ahirim sensin

Garibim can yıkıp gönül kırmadım
Senden ayrı ben bir mekan kurmadım
Daha bir gönüle ikrar vermedim
Batınım sen oldun zahirim sensin
Evvelim sen oldun ahirim sensin

Yürür ünü büyük ustanın. Yurt dışına da taşar. Dönemin Başbakanı Süleyman Demirel ''Devlet sanatçısı '' ünvanıyla onurlandırmak istese de, usta bu ödülü kabul etmez ve şu açıklamayı yapar.“Hepimiz bu devletin sanatçısıyız. Ayrıca bir devlet sanatçısı sıfatı bana ayrımcılık geliyor. Halkın sanatçısı olarak kalırsam benim için en büyük mutluluk bu. Şimdiye kadar devletten bir kuruş almadım. Bir tek TBMM tarafından üstün hizmet ödülünü kabul ettim. Onu da bu kültüre hizmet eden ecdadımız adına aldım”. Abdallık kültürünün son efsanesi olarak bilinen Ertaş, hayatta olduğu dönemde "Unesco Somut Olmayan Kültürel Mirasın Korunması Sözleşmesi" kapsamında Kültür ve Turizm Bakanlığınca "Yaşayan İnsan Hazinesi" ilan edilir.