görsel

İÇİNDEKİLER

GÖL...
Kum, perde perde kaldırımlara esiyordu, atlı-karınca çadır beziyle örtülmüş, bütün atlar pirinçten eksenlerinin üzerinde havada donmuş kalmıştı, dişleri beyaz beyaz, dörtnala koşar gibi..

CENAZECİ...
Bereketli bir hafta olmuştu; çarşafların altında sayısız aile kalıntıları yatıyordu ve Bay Benedict onların önünde dururken, giderek büyüdüğü, büyüdüğü, yükseldiği, üzerlerine yayıldığı duygusuna kapıldı..

ATEŞ VE BUZ...
Mağaranın köşesindeki adam babasıydı! Yüzünde yaşayan tek şey gözleriydi. Buruşuk ellerinde yontulmamış taştan bir bıçak tutuyordu, duyusuz çenesi aşağı sarkmıştı..