Hyundai'nin en popüler hibrit aracıdır. Bunun yanı sıra Hyundai yakın gelecekte daha fazla elektrikli model üretme konusunda çalışmalar yapmaktadır. Bu aracın tasarımı toyota prius'a da benzer.
görsel
Aşık Veysel Şatıroğlu, Anadolu kadını için çok doğal, günümüzde anlatılınca ''nasıl olur ''dedirten bir şekilde , Sivas'ın Şarkışla ilçesinin, sarıalan köyünde dünyaya geldi. Gülizar hanımın doğum sancıları başladığında tarladaydı. Doğumunu yaptı, göbeğini kesip, bir bez parçasına sardı bebeğini ve döndü evine. Bu erkek bebeğe Veysel adını verdiler. yıl 1894 .
yörede “Şatıroğulları” derler Aşık Veysel' in sülalesine . Babası “Karaca” lakaplı, Ahmet Şatıroğlu çiftçilikle uğraşır. O zamanlar yokluk yılları. Her türlü bulaşıcı hastalık salgını var . Bunlara Çiçek hastalığa da dahil. 1901 yılında 7 yaşında bulur Veysel'i çiçek hastalığı.Bir gözü tamamen görme yetisini yitirir. Diğer gözü ışığı seçebilmektedir. Bu gözünün Tedavi edilebileceği , görme yetisini kazanabileceği söylenir. Ama talihsiz bir kaza olur, gözüne batan bir çubuk nedeniyle o gözü de görme yeteneğini tamamen kaybeder. Artık Veysel'in hatırlayabildiği tek renk kırmızıdır. Çocukluğunda düştüğünde, yaralanan elinde gördüğü kanın rengi, Kırmızı..
Veysel'in karanlığa gömülen hayatını Ağabeyi Ali , Kızkardeşi Elif ve babası Ahmet Şatıroğlu aydınlatmaya çalışır. Babası halk ozanlarına ilgili, tasavvuf sohbetlerine giden aydın düşünceli bir adamdır. Halk ozanlarının şiirlerini okur Veysel'e. Ezberletir bu şiirleri. Bu arada bir de bağlama alır oğluna.. Oyalansın diye. Divriği’nin köylerinden Çamışıhlı Ali Ağa (Âşık Alâ) saz dersleri vermeye başlar Veysel'e .. Gözleriyle göremediği dünyayı, yavaş yavaş gönlüyle görmeye başlar Usta. Kendini iyice saza vermiş; usta malı şiirlerden çalıp söylemeye başlamıştır artık..
Karanlık dünyasını aydınlatan ozanlar dünyasıyla, Pir Sultan Abdal, Karacoğlan, Dertli, Ruhsati gibi usta ozanların dünyalarıyla tanıştırır onu Çamışıhlı Ali Ağa, Bir diğer adıyla Aşık Ala.. Zaman böyle ilerlerken 1.Dünya savaşı patlak verir. İşte bu Veysel için en acı veren olaydır.. Köyde kim var kim yok ağabeyi Ali de dahil herkes savaşa gider. Veysel iyice yalnızlaşır. Artık tek dostu bağlamasıdır. Çalar, söyler..

“Ne yazık ki bana olmadı kısmet
Düşmanı denize dökerken millet
Felek kırdı kolumu, vermedi nöbet
Kılıç vurmak için düşman başına.

Bugünler müyesser olsaydı bana
Minnet etmez idim bir kaşık kana
Mukadder harici gelmez meydana
Neler geldi bu Veysel’in başına.”

Seferberlik sonrasında Veysel'i evlendiriyor ailesi. Bir akrabalarının kızı olan Esma ile. İki çocukları oluyor.
Manolyagillerden, Japonya'da yetişen, meyveleri zehirli bir ağaççık (İllicium anisatum).
Her ne kadar insan inanmasa da olma ihtimali ürkütücü olan bir doğa olayı
Tibet Yeni Yılı olarak da bilinen Losar, Tibet Budizmi'nde bir festivaldir. Tatil, lokasyon geleneğine bağlı olarak çeşitli tarihlerde kutlanır. Tatil, Gregoryen takviminde Şubat veya Mart ayına karşılık gelen Ay-Güneş Tibet takviminin ilk gününde kutlanan bir yeni yıl festivalidir. 2020 yılında,
görsel

Kendimizi için aldatırız? Aldatırken hem "fail" hem de "mağdur" olmak nasıl bir insanlık halidir? Bu durumu, "kasıtlı bir uyku hali"ne dalmak diye adlandırabilir miyiz?
Fingarette, bu kitabında kendini aldatmanın gündelik dildeki göndermelerini çözerken, mevcut çalışmalara özgün katkılarda bulunuyor. Önce, konuya eğilen önceki çalışmaların paradokslar taşıdığını gösteriyor; sonra, bu paradoksallığı gidermek için, kendi yaklaşımının Varoluş felsefesiyle ilişkilendiği noktadan hareketle, "nasıl?" sorusunu bir yana bırakarak, bakışını "neden kişi kendini aldatır?" sorusuna kaydırıyor. Ve, "Kişi, neden bildiği bir şeyi kendisine bile ikrar etmekten kaçınır? Bunu başkaları bir yana kendisine bile söylemeye neden çekinir? Yalan söyleyen kişi kendi yalanına neden inanır?" sorularının izini "kişi olma" mücadelesi açısından sürdürüyor. Zihnin işleyiş biçimi hakkında düşünürken; benlik, bilinçaltı ve kişisel sorumluluk hakkındaki temel fikirlerimizi, suçluluk ve masumiyet hakkındaki ahlaki sınıflandırmalarımızı sorguluyor.
görsel


5 Aralık 1955'te Kastamonu Bozkurt Yeni Mahalle'de doğdu.

Babasının adı Mehmet, annesinin adı Atiye'dir.

Mali Müşavir; Gazi Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Kamu Yönetimi Bölümü'nü bitirdi.

Çapa Tıp Fakültesi'nde memur olarak çalıştı. Değişik şirketlerde muhasebe müdürlüğü ve mali müşavirlik yaptı.

Orta düzeyde Fransızca bilen Şafak, evli ve 3 çocuk babasıdır.
belli bir malın belli bir süre yönetilmesi ya da belli bir işin yapılması için resmi makamlarca yetkili olarak görevlendirilmiş kimse.
okyanusların 900 metreyi aşan derinliklerine verilen ad, okyanusların Güneş ışığının erişemediği kesimleri.
Bir iş yapmak için gereken her şeyi tamamlamış olan, anık, amade, müheyya:


Belli bir işe yarayacak, kullanılacak bir duruma getirilmiş:


Belirli bir biçimde yapılmış olarak satılan, alıcı bekleyen, ısmarlama karşıtı:
Yunanca'da "başlangıç, ilk" anlamına gelir. Sokrates öncesi Yunan felsefesinden beri felsefi terim olarak "ilke, temel, ana madde, başlangıç maddesi" manasında kullanılmaktadır. Arkhe, yalnızca bir ilk kaynak değil, aynı zamanda değişimlerin temelinde yatan bir ilkedir.
kelime anlamı olarak iki memleket anlamına gelip, Osmanlı kaynaklarındaki karşılığı Eflak ve Boğdan topraklarıdır. 1821 Yunan İsyanı'nın çıkışıyla Rumların tüm devlet kademelerininden uzaklaştırılmasına kadar Memleketeyn topraklarını Feneryotlar olarak da bilinen Fenerli Rum beyleri yönetmiştir.
Kişinin kendisini olduğundan büyük, diğer insanların üzerinde görüp bunu takıntı haline getirmesi yani kısaca büyüklük hezeyanıdır.
Kubrat ya da Kurt.
632-638 yılları arasında hüküm süren Büyük Bulgarya Hanı. Aynı zamanda Organa'nın yeğenidir. Onogur boyunun Tuğluk ailesinden olan Kubrat Ogur boylarını birleştirip Büyük Bulgarya Hanlığı'nı kurmayı başarmıştır.