1272 yılında Kırşehir'de doğdu. Baba İlyas'ın oğullarından ve Konya'da altı ay hükümdarlık yaptıktan sonra sultanlığı Karamanoğulları'na bıraktığı söylenen Muhlis Paşa'nın oğludur. Mutasavvıf bir aile geleneğinde yetişmiştir. Eserlerinde tasavvufun etkisi büyüktür. Dîndar birisidir ve bu nedenle eserlerindeki tasavvufi yönün yanı sıra yoğun biçimde dini motifler mevcuttur. Eserlerinin ve düşüncelerinin önemli bir yönü de o dönemde Türkçeye verdiği önemdir. Çünkü o dönemlerde Türkçeden çok Arapça ve Farsça'ya değer verilmektedir, şâir bunu kınar ve eserlerini Türkçe ile kaleme alır.
Kırşehir'de yerleşen Muhlis Paşa'nın üç oğlundan en büyüğü Alâ ed-Dîn Ali'dir. Bu yüzden Alâ ed-Dîn Ali, baş ağa, yani en büyük kardeş olarak tanınmıştır. Baş Ağa adı zamanla Beşe, sonra da Paşa olarak söylenmiş, şiirlerinde Âşık mahlasını kullandığı için de, asıl adı unutularak Âşık Paşa adı, her tarafta ün yapmıştır.
Kırşehir'de yerleşen Muhlis Paşa'nın üç oğlundan en büyüğü Alâ ed-Dîn Ali'dir. Bu yüzden Alâ ed-Dîn Ali, baş ağa, yani en büyük kardeş olarak tanınmıştır. Baş Ağa adı zamanla Beşe, sonra da Paşa olarak söylenmiş, şiirlerinde Âşık mahlasını kullandığı için de, asıl adı unutularak Âşık Paşa adı, her tarafta ün yapmıştır.