Öğleden akşama kadar geçen süre içinde karşılaşıldığında kullanılan bir selamlama sözü.
`altın harcanıp gider, toprak ise sürekli ürün veren, para getiren bir maldır` anlamında kullanılan bir söz.
görsel

Bilim Atomu Parçalamaya Doğru Yol Alırken Kara Bir Lanet Dünyanın Üzerine Çökmeye Hazırlanıyor…

Yıl 1944. İkinci Dünya Savaşı devam ederken Amerikalı genç teğmen Lucas Athan, Nazilerin gizli hazinesindeki önemli bir eseri bulup getirmekle görevlendirilir. Üçüncü Reich’ın Avrupa’nın çeşitli yerlerinde yağmaladığı binlerce değerli sanat eserinin arasında özellikle bir tanesi ilgi çekicidir: Antik Mısır’dan kalma gizemli bir sanduka. Fakat bu eserle ilgilenen tek kişi Lucas değildir. Amerikan ordusunun ele geçirip incelenmek üzere Princeton Üniversitesi’ne gönderdiği sandukanın peşinde genç arkeolog Simone Rashid de vardır.
Simone ve Lucas birlikte bu eski hazinenin sırlarını araştıracaklardır fakat sandukanın, daha önce karşısına çıkan herkesin başına korkunç bir lanet sardığını henüz bilmiyorlardır. Ayrıca bu eserin içinde saklı olan sırlar, Princeton’ın en ünlü hocasının, Albert Einstein’ın trajik öngörülerini doğrulayacaktır.

Aksiyon, entrika, bilinmez ve kötücül güçler, binlerce yıllık lanetler… Einstein Kehaneti, bilim ve doğaüstü güçlerin iç içe geçtiği bir gerilim.
görsel

Araştırmalarıyla toplumumuzda tartışılan birçok konuya açıklık getiren Faik Bulut, Ordu ve Din'de ülkemiz için önemli ve güncel bir konuyu ele alıyor.

Yapıtta 1826'dan 2007'ye kadarki ordu-din ilişkisi ele alınarak belgelendiriliyor.

Yakın tarihimizden belgelerin ve uygulamaların ordunun da dinin de demokratik bir seçim olmadığını kanıtladığı vurgulanan yapıtta, Türkiye'nin şu anki ve yakın gelecekteki siyasal yaşamını her açıdan şekillendirmiş olan asker-din gerginliği mercek altına alınıyor.

Yakın tarihimizden başlayarak Atatürkçülük ve şeriatçılık, ordu ve irtica, tarikatçılık, toplumun İslamlaşması ve farklı cemaatlerin gizli ve açık faaliyetlerinin bugününe kadarki gelişiminin incelendiği yapıtta, bugünümüzü aydınlatan belgelerle ve gerçeklerle buluşuyoruz.

AKP'nin gelişinden bu yana yoğunlaşan laiklik ve türban tartışmalarının kökenlerini de yer aldığı yapıtı, günümüzü aydınlatacağı inancıyla sunuyoruz.
kişinin alışılagelmiş benliğinin bir parçası olarak yaşanan, uzun süreli, dalgalı ve düşük yoğunluklu bir depresyon hali olarak tanımlanabilir.
tartışmalı bir konuda uzlaşılarak ulaşılan genel görüş birliği, uzlaşı, uzlaşım.
görsel



Türkiye bir bilim ülkesi değildir. Ürettiği bilim de birkaç kişisel istisna dışında dünya ölçeğinde tamamen ihmal edilebilir düzeydedir. Türkiye'nin bu bilim fakirliği, sanayisine ve ticaretine de yansımıştır. Özgün hemen hiçbir sanayi ürünü olmayan Türkiye, ticarette de, tarımda da gariban olup, örneğin yazılım oluşturmak gibi akıl ve bilgiden başka hiçbir sermaye istemeyen son derece kolay ve getirisi büyük bir işi dahi yapamamaktadır. Türkiye'de (askerlik hariç) hemen hiçbir konuda bir ehil insanlar sınıfı yoktur.

Türkiye bu zavallı duruma 1946'dan sonra düşmüştür. Çünkü 1946'dan sonra ülke idaresi tam cahillerin eline geçmiştir. 1920'lerden beri gelen Atatürk'ün elit idaresinden intikam almaya azmetmiş bu kırsal güruh, Türkiye'yi gerçek bir felâkete sürüklemiştir. Ülkedeki tüm sözümona "gelişme" dünya gelişme hızının çok gerisinde kalmış, ancak zır cahil üçüncü dünya ile kıyaslandığında "göğsümüzü kabartan" otoban gibi, gökdelenler gibi, telekomünikasyon gibi kopya ürünleriyle yaşam seviyesi yukarı doğru kımıldamıştır.

Eğitim, 1946 sonrası dönemde en büyük yarayı alan kesim olmuştur. Öğretmenlik mesleği ayağa düşürülmüş, üniversiteler, bu adı taşıyan bina sayısı arttığı halde tamamen ortadan kalkmış, eğitim ehil insan yaratmak yerine diplomalı cahil üreten bir fabrika haline getirilmiştir. Bunda da temel amaç, cahil kırsal kesimin hak etmeden ve emek harcamadan her şeye, başkalarını ve kendisini kandırarak ulaşma hırsını tatmin olmuştur.

Türkiye sonu pek feci bitebilecek olan bu cehalet temelli politikalarından derhal vazgeçerek aklını başına almalıdır.
çarpıntı, terleme, titreme, nefes darlığı, uyuşma veya kötü bir şeyin olacağı hissiyle karakterize; aniden gelen yoğun korku dönemidir.
cam sağlıklıdır pahalıdır kırılgandır. plastik sagliksizdir ucuzdur her yerde vardır. plastik atılan çöplerin doğada dönüşümü çok çok uzun yıllar içinde olur. gönül ister cam kullansın herkes. yanlız maalesef kullan at mantığı sadece plastikten vardır. cam ise kırılganlığı ve tehlikesi ile yerini zararsız plastiklere bırakmıştır. onlarda pahalıdır ama atılmaz kırılmaz dayanıklıdır.
genellikle resim, heykel vb. gibi sanat yapıtlarının sergilendiği salon.

otomobil ve benzeri taşıtların, kimi ticaret mallarının satışa sunulduğu yer.
Fosforlu Mağara
Antalya Fosforlu Mağara
Alanya’daki tatilinizde, bölgenin neresinde olursanız olun, bir deniz mağarası özelliği taşıyan Fosforlu Mağara’nın sahip olduğu güzelliklere şahit olmalısınız.

Mağara, bir deniz mağarası olduğu için içinden küçük teknelerle geçilebiliyor. Mağarayı geçtikten sonra kendinizi mağara ağzındaki tertemiz sulara atıp, deniz keyfini farklı bir atmosferde yaşayabilirsiniz. Fosforlu Mağara, Alanya’daki turistler tarafından sürekli ziyaret ediliyor. Küçük bir gezi teknesiyle hem yüzmek hem de eğlenmek ve farklı bir yer keşfetmek için Fosforlu Mağara’yı rotanıza dahil edebilirsiniz.


Antalya’da Gezilecek Yerler
Antalya Nerede
Antalya Tarihi
Antalya nüfusu
Antalya Hakkında Genel Bilgiler
Antalya Gezilebilecek Yerler Listesi
ANTALYA
ANTALYADA GEZİLECEK YERLER
html link verme örnekleri ,
link ekleme nasıl yapılır ,
link ekleme instagram ,
css link verme ,
maile link ekleme ,
dreamweaver link verme ,
link nasıl eklenir ,
link yapma ,
Bir kuruluşun yaptığı işi onun adına kazanç karşılığında yürüten daha küçük kuruluş:


Bu kuruluşun veya şubelerinin başında bulunan kimse.

Banka şubesi.

Vapur ortaklığı.

Bir kuruluşa bağlı olmaksızın sözleşmeye dayanarak belirli bir yer ve bölge içinde sürekli olarak ticarethane veya işletmeyi ilgilendiren işlerde aracılık eden, bunları o işletme adına yapan kimse.