oligarşik düzendeki yöneticilere verilen isimdir. Günümüzde oligark dendiği zaman Rusya’daki büyük şirketlerin sahipleri olan isimler kast edilmektedir. Rus Oligarklar 1990lı yıllarda komünizmin yıkılıp yerine kapitalist düzenin kurulması sırasında ortaya çıkmışlardır.

Oligarkların önemli bir bölümü servetlerini, 1990’larda, dönemin devlet başkanı Boris Yeltsin’in idaresinde gerçekleşen ve devlet varlıklarının özel sektöre kaotik ve yolsuzluklarla dolu bir süreçte devredildiği sırada yapmıştır.

Bir dönem Boris Yeltsin’in beyin takımından olan Berezovski, 2000 yılında Washington Post gazetesine yazdığı bir makalede kendisine ve diğer oligarklarla ilgili olarak “Devlet Başkanı Yeltsin’in yarattığı kişiler” diyerek oligarkların nereden geldiklerini açıkça itiraf etmişti ve kendilerini ” Rusya’daki yeni demokrasinin muhafızları” şeklinde tanımlamıştı.

1991 yılında komünizm çökerken Rusya’da ithalat, kaçakçılık ve kara borsadan para kazanan ve işlerini çoğunlukla nakit para ile döndüren “iş adamları” vardı. Devlete ait işletmelerin özelleştirilmesinde bu iş adamları öne çıktı ve Rusya ekonomisindeki kaynakların sahibi oldular. Çoğu tekel konumunda olan bu Rus şirketlerinin sahipleri artık yeni milyarderler sınıfı yani oligarklardı.

Yeltsin 1991-1999 dönemlerinde Rusya başkanlığı yapmıştı. 1996 yılındaki devlet başkanlığı seçimleri öncesinde Yeltsin kamuoyu yoklamalarında geriden geliyordu. Son anda imdadına yeni kurulan milyarderler sınıfı yetişti ve seçim kampanyasına sponsor oldular. Berezovski, Yeltsin’in kampanyasına verilen bu desteğin seçimlerdeki zaferi açısından çok önemli olduğunu açık açık dile getirmektedir…