görsel


1948 doğumlu olan Seher Şeniz genç yaşından itibaren güzelliğiyle etrafındakilerini dikkatini çekiyordu. 17 yaşında katıldığı yarışmada ‘Plaj Güzeli’ seçilmişti. O yarışmada bir başka ünlü isim de üçüncü olmuştu. O isim Seyyal Taner’den başkası değildir.
Bir yıl sonra, 1966’da Türkiye Güzellik Yarışması’na katıldı. Hayatını değiştirecek adımı böylelikle adım atmış oldu. Yarışmada yaptığı hareket onu ünlü yapmıştı aslında. İkinci seçilmişti yarışmada, bu olay üzerine jüriye tepki gösterip ikincilik kurdelesini onlara fırlattı. Bu hareketi de sinema yapımcıların dikkatinden kaçmadı.
Aslında sinemaya yabancı biri değildi Seher Şeniz. 1962’de henüz 14 yaşında ‘Kelle Koltukta’ filminde rol almıştı ama bu sefer daha sansasyonel olarak geri döndü.
Sinemada adını vamp kadın olarak duyuran güzel yıldız yapımcıları peşinden koşturuyordu. 70’lere geldiğimizde Arzu Okay, Zerrin Egeliler, Feri Cansel gibi o da kendini erotik film furyasında buldu. Oyunculuğundan çok fiziğiyle gündeme geliyordu. Ancak bundan hiç hoşlanmıyordu.
Seher Şeniz o kadar utangaçtı ki soyunmaktan çok keyif alan biri değildi. Hatta verdiği röportajlarda kocasının önünde soyunmaktan bile utandığını söylüyordu. Böylesine vamp bir kadın olmasına rağmen utangaç olması duyanları şaşırtmıyor değil.
Güzel oyuncunun adı sadece yurt içinde değil yurt dışında da duyulmaya başlanmıştı. Hatta Playboy dergisine fotoğrafları çıkan ilk Türk oldu.
Eşi Teknur Kiraz ile birlikte Paris’e yerleşti. Türkiye’de sadece oyunculuk yapamayan, dansçılık yönü de bulunan Şeniz, Paris’te de kariyerine devam etti. Moulin Rouge gibi ünlü striptiz kulüplerinde sahneye çıktı.
1980’lerde Türkiye’ye geri döndü ve dans kariyerine devam etti. Hatta adı en iyi 3 oryantalden biri olarak anılmaya başlandı.
Seher Şeniz hayatının son yıllarında ise büyük bir ruhi bunalıma girdi. Yaşadığı ilişkiler onu o kadar yıpratmıştı ki yaşadığı sıkıntıları bir türlü atlatamadı. 1984’te ilk defa intihara kalkıştı. İçtiği ilaçlar neticesinde ölümle yüz yüze geldi ama uzun uğraşlar sonucu kurtarıldı ama güzel yıldız bu fikirden vazgeçmedi.
1992'de ikinci defa intihar girişiminde bulundu. Yüzlerce morfin hapı ve iki şişe alkol aldı ve bu defa başarılı oldu. 14 Mayıs 1992 günü, komşuların polise haber vermesi üzerine, evini kapısı açılmış ve ağabeyi Turhan Başdaş tarafından cesedi bulundu. Ölmeden önce bir mektup yazmış ve şu sözleri kaleme almıştı…
"Daha 15 yaşındayken anlamıştım bu dünyadaki insanların ne mal olduğunu… Nihayet bu iğrenç dünyadan gitmeyi başardım. Ölmenin, ölmeye çalışmanın bu kadar zor olduğunu söyleselerdi alay ederdim. 15 yaşında anladım insanların ne mal olduğunu. Ben fahişe olmak için yaratılmamışım, hassas ve duygusalım. Öldüğümü kimse bilmesin. Peruklarımı yakıp, küllerini savurun. Beni beyaz bir bornoza sarıp her yerimi kapatın o kadar…”

Seher Şeniz, Mine Mutlu ve Feri Cansel, Türk erotik sinemasının "kadersiz triosu" olarak adlandırılır.