görsel
Ezginin Günlüğü, 1982 yılında, İstanbul'da kuruldu. 1980 yılında yapılmış olan askeri darbe yönetiminin baskılarının en yoğun şekilde hissedildiği bu yıllarda, insanların bir araya gelmesi engellendiği için, konser gösteri gibi etkinlikler düzenlemek, bir müzik albümü çıkarmak çok zordu ve bir sürü engelle karşılaşıyordu. Ezginin Günlüğü, bu yıllarda muhalif bir ses olarak ortaya çıktığı için, bütün bu uygulamalardan nasibini alarak yoluna devam etti.

Bu ilk yıllardaki repertuarında, hem geleneksel halk türküleri ve hem de grup üyeleri tarafından, Nazım Hikmet, Shakespeare, Ritsos, A. Kadir, Mevlana, Kavafis, Paul Valéry, Orhan Veli, Ömer Hayyam, G. Lorca, Şeyh Galip, Sadi gibi çeşitli Türk ve dünya şairlerinin şiirleri üzerine bestelenen kendi şarkıları yer alıyordu.

Emin İgüs, Hakan Yılmaz, Şebnem Ünal, Vedat Verter ve Nadir Göktürk tarafından oluşturulan müzik altyapısını, sahne üzerinde 10 kişilik bir ekiple uygulayan Ezginin Günlüğü, ilk konserini Ocak 1983'te İstanbul'da, Hodri Meydan Kültür Merkezi'nde verdi. Bu ilk konserin kayıtları daha sonra, "İstanbul Konserleri" adı altında kaset olarak da bastırıldı. Daha sonra da İstanbul, Ankara ve İzmir'de birçok konser gerçekleştiren Ezginin Günlüğü, 1985 yılında ilk stüdyo çalışması olan "Seni Düşünmek" albümünü yayınladı. Long Play ve kaset olarak basılan bu çalışma öncesinde grubun kadrosunda birtakım değişiklikler olmuş, Tanju Duru ve Cüneyt Duru gruba katılmış ve ekip Emin İgüs ve Nadir Göktürk'le birlikte, dört kişilik bir çekirdek kadro oluşturmuştu. 1986 yılında 2. LP çalışması olan "Sabah Türküsü" gerçekleştirildi. Emin İgüs'ün askerlik döneminde gerçekleştirilen bu çalışmada şarkıları Hakan Yılmaz ve Gülnaz Göver seslendirmişti.

Bu yıllarda Ezginin Günlüğü'nün sahne repertuarında önemli bir bölümü de Azeri şarkı ve türküler oluşturmaktaydı. Bu yüzden, 1987 yılındaki 3. Albüm çalışması olan "Alagözlü Yar" Azeri müziği üzerine yapıldı. Bu çalışmada, daha önce Mustafa Bülbül, Reşit Behbudov gibi çeşitli Azeri sanatçılar tarafından yorumlanmış Azeri mahnılar kaydedildi. Gene bu albümde, Üzeyir Hacıbekov'un "Arşın Mal Alan" operetinden "Gülçehre"yi de Şebnem Ünal seslendirdi.

Daha sonra, 1988 yılında "Bahçedeki Sandal" ve 1990 yılıda da "Ölüdeniz" albümleri çıktı. Bu iki albümün repertuarı, tamamen grup üyeleri tarafından bestelenmiş, çeşitli şairlerin şiirlerinden oluşmaktadır.

1990 yılının sonlarında grubun kadrosunda çok önemli bir değişiklik oldu. Bu süreçte, farklı müzikal ve profesyonel arayışlar gerekçesiyle, Emin İgüs, Cüneyt Duru ve Tanju Duru gruptan ayrıldılar. Eski ekipten kalan tek eleman olan Nadir Göktürk, grubu yeniden oluşturma doğrultusunda çalışmalara başladı. Daha önce grubun çeşitli stüdyo çalışmalarında bulunmuş olan Fatih Saçlı ve 12 Eylül askeri darbesi yüzünden uzun yıllardır Hollanda'da yaşamak zorunda kalmış olan Hüsnü Arkan'ın katılımıyla, Ezginin Günlüğü, yeni bir döneme girmiş oldu.

1991 yılındaki Almanya turnesi, grubun yeniden toparlanması sürecini hızlandırdı. Ve, Hüsnü Arkan (vokal), Arzu Bursa (vokal), Fatih Saçlı (flüt), Nadir Göktürk (keyboard), Sedat Yapıcı (gitar), Erkan Gürer (bas), Güven Şancı (davul) grubun yeni kadrosunu oluşturdu. Ama daha bu oluşum süreci tamamlanmadan, "İstavrit" albümünün kayıtları tamamlandı. Bu albümün özelliği, grubun ilk kez, çeşitli şiirlerin yanında, kendi şarkı sözlerini de üretiyor olmasıdır. 1993 yılındaki "İstavrit" albümü, hem Hüsnü Arkan'ın solistliğinin getirdiği "sound" değişikliği ve hem de "şarkı sözü" yazımının getirdiği farklılıklarla, Ezginin Günlüğü'nün artık yeni bir sayfa açmakta olduğunu hemen belli etmişti. Gene bu yıllarda hem askeri yönetimin yavaş yavaş sivilleşmesi ve hem de Türkiye'de özel televizyonların yayın hayatına girmesiyle, daha önce devlet televizyonunda sansürlenen Ezginin Günlüğü bu özel kanallarda yer almaya başladı. Özellikle 1995'de yayınlanan "Oyun" albümü, klipleri de yayınlandığı için, Ezginin Günlüğü'nün popülaritesini çok artırdı. Daha önce üniversite gençliği ve çok sınırlı bir dinleyici kitlesi tarafından tanınırken, bütün Türkiye tarafından tanınan bir grup haline geldi. Özellikle "Düşler Sokağı" adlı şarkısı, albüm satışlarını 100.000'lerin üzerine çıkardı.

1996 yılında "Ebruli" albümüyle gruba solist olarak Feyza Erenmemiş katıldı. 1997'de eski şarkıların tekrar seslendirilmesinden oluşan "Hürriyete Doğru", 1998'de "Aşk Yüzünden", 2000'de "Rüya" ve 2002'de "Her Şey Yolunda" adlı albümler yayınlandı. Bu tarihte Eylem Atmaca gruba katıldı. Daha sonra, 2003'te "İlk Aşk", 2005'te "Dargın mıyız" albümleri yayınlandı. 2007'de ise, grubun kuruluşunun 25. Yıldönümü dolayısıyla, bir tür tribute albüm olarak "Çeyrek" yayınladı. "Çeyrek"te, grubun 25 şarkısının, Türkiye'nin önde gelen 25 şarkıcısı tarafından yapılan seslendirmeleri yer almakta. Daha sonra, 2010 yılında da "Eski Arkadaş" albümü, 2015 yılında ise grubun 17. albümü olan "İstanbul Gibi" albümü yayınlandı.
"çocuğun kurguları" isimli bir şarkıları vardır ki bunların tek başına felsefe kitabı gibidir.
sigaramın dumanına sarsam diye şarkı seslendiren eski gruplardan biri.Hala varlar mı orasını bilmiyorum tabii
Çok naif şöyle bu grup şarkıları..

Aklımdan hiç çıkmaya bir şarkısı vardır melodisi her hüzünlendiğim de arka fonda çalar sanki;

"eksik bir şey mi var? hayatımda
Gözlerim neden sık sık dalıyor?
Eksik bir şey mi var? hayatımda
Gökyüzü bazen, ciğerime doluyor..."