“Sevgi bir şey istemez, tamamlanmaktan başka… Fakat seviyorsanız ve ihtiyaçların arzuları varsa, bırakın bunlar sizin de arzularınız olsun. Erimek ve akmak, geceye şarkılar sunan bir dere misali, şefkatin fazlasının verdiği acıyı bilip kendi sevgi anlayışınla yaralanmak ve kanamak, yine de istekle ve coşkuyla… Şafak vakti kanatlanmış bir gönülle uyanmak ve bir sevgi gününe daha teşekkürle uzanmak… Sessizce çekilmek öğle vakti, sevginin vecdini duymak, akşamın çöküşüyle de eve huzurla dönmek ve kalbinde sevgiliye bir dua, dudaklarında bir şükür şarkısıyla uyumak.” Cibran ilk aşkını anlattığı ''kırık kanatlar '' adlı eserinden sonra doğunun kadercilik üzerine inşa ettiği baskıcı ve adaletsiz tutumunu gözler önüne serdiği '' Asi ruhlar '' tam bir başkaldırıdır. Ve bu iki eser aforoz edilmesine sebep olur. Lübnan ' dan sürgün edilir. Cezaya çarptırılıp, sürgüne gönderildim ve kilise tarafından aforoz edildim. Geçirdiğim yıllarda hiçbir pişmanlığa kapılmış değilim. Gerçeği arayıp da onu insanlara açıklayan herkes acı çekmeye mahkumdur.” diye ifade eder duygularını Cibran. “Aklı yavaş olana değil de ayağı yavaş olana, kalbi kör olana değil de gözleri kör olana acıman şaşılacak şey doğrusu.”
“Bugünün hüzünleri arasında bize en acı geleni dünün sevinçlerinin anısıdır.”
“Birlikte güldüğün kimseyi unutabilirsin ama, birlikte ağladığın birini asla unutmazsın.”
“Tuzda garip bir kutsal güç olduğu kesin. Çünkü o, hem gözyaşlarımızda var hem de denizde.” Eserleri ve düşünceleri dünya üzerinde geniş yankı uyandıran ve hâlâ insanları etkileyen Halil Cibran arap edebiyatın ilk kadın yazarlarından olan Mey Ziyade ile yazışmaya başlar. 1912 de başlayan bu sohbetler Cibran'ın 1931 öldüğü ana kadar devam eder. Öyle bir aşk oluşur ki araların zaman mekan bedenler önemi yitirir. Olanakları olmasına rağmen hiç yüz yüze görüşmezler. Buluşmazlar. Tensel bir bağa ihtiyaç duymazlar. Mey ve Cibran ın edebiyat, felsefe, entellektüel konuları da içeren mektupları ''Aşk mektupları '' adıyla yayınlanır. Bazı kaynaklarda alkole olan düşkünlüğü sebebiyle siroz ve tüberkülozdan öldüğü yazar. Bazı kaynaklarda Kanserden. Ama gerçekte duygu, düşünce, fikirleriyle sevgiye sevdalı bu şair dünyanın dört bir köşesine sevgi tohumları ekmeye devam ediyor.
Türkçeye çevrilmiş eserleri :
Kırık Kanatlar
Haberci
Gezgin
Deli
Ermiş
Ermişin Bahçesi
İnsanoğlu İsa
Sözler
Dünya Tanrıları
Asi Ruhlar
Kum ve köpük avare
Gönül sırları (derleme)
Aforizmalar
Tanrı elçisi
Lazarus ve Aziz Dostu & Haberci